Bohemian Paradise’ta yaptığım yürüyüşün ardından yol üstündeki ilk kasabaya uğruyorum. Jičín, seyahat planında olmayan ama ‘iyi ki gelmişim’ dedirten bir yer.
Arabayı park ettikten sonra kasaba meydanına doğru yürüyorum. Yol üstündeki sevimli tabelalardan beni güzel bir şeylerin beklediği belli.

Kasaba Robin Hood’un Çekoslovak versiyonu Rumcajs karakterinin doğduğu yer olarak da biliniyor. Jičín’de ayakkabı ustası olan Rumcajs bir gün belediye başkanının yanına gider. Belediye başkanı kendisinin en büyük ayaklara sahip olduğunu iddia etse de Rumcajs daha büyük ayaklar gördüğünü söyler. Buna çok sinirlenen belediye başkanı Rumcajs’ı kasabadan kovar, böylece Rumcajs’ın ormanda yaşarken kötülere karşı verdiği mücadele başlar.

Jičín’e ”město pohádky” yani masal şehri deniyor. Bu bilgiyi sonradan öğrendim ve ne tesadüftür ki Valdstejn Meydanı’na adım attığım anda rengarenk evler ve saat kulesi aklıma ilk olarak peri masallarını getirmişti.

Kasaba her sene masal masal günlerine ev sahipliği yapıyor. Ben gittiğimde etkinliklerin son günüydü, zamanım kısıtlı olduğu için katılamadım. Merak ederseniz bir sonraki yılın masal günleri şu sitede (link) duyurulacak.

Jičín’de Ne Yapılır?
Bu minik kasabada yapılabilecek aktiviteler:
- Saat kulesine (Valdická brána) çıkıp şehri izlemek

- Jicin Kalesi – meydandaki en göz alıcı bina olan kale, sergilere ev sahipliği yapıyor. Ayrıca kale bahçesinde küçük bir bira bahçesi bulunuyor (link).


- Rumcajs’ın Atölyesine gitmek – Çocuklara yönelik bu küçük müzede Rumcajs’la ilgili aktiviteler yapılıyor (tabii ki Çekçe 🙂 linki burada.

- Wallenstein Loggia (Valdštejnská lodžie) – Kasabanın biraz dışında harika bir bahçe içinde yer alan Barok yapıda yıl boyu kültür sanat etkinlikleri yapılıyor (link).
Rengarenk evler aklıma dondurma yemeği düşürdü ve kulenin az ilerisindeki bir kafeye (Ice Caffee Adria) gittim. Dondurmayı aldıktan sonra garson “teşekkür ederim” dedi. Meğer Arnavut bir aile burayı işletiyormuş, Türk dizilerini izleyerek Türkçeyi epey öğrenmişler.

Bir daha yolum bu masal şehrine ne zaman düşer bilinmez ama ben buradan çocuklar gibi şen ayrıldım.

Benimle bu masal şehrinde gezmek için YouTube videoma bakabilirsiniz.
Bir sonraki yazıya kadar merakla kalın,
Prag’ta günlük hayat nasıl geçiyor diye merak ediyorsanız Facebook, Instagram hesaplarımı ve YouTube kanalımı takip etmeyi unutmayın!